Bir umudum sende anlıyor musun?” A.Arif
Her türlü olumsuzluğa karşın, günde 1 milyon insanın sağlığının korunması ve acılarının dindirilmesi için uğraş veren iyi hekimlik değerleri ışığında sağlık kurumlarını insan sıcaklığı ile ısıtmaya çalışan bir meslek grubuyuz.
Mesleğimizin doğasında ve sağlıkta geleneksel olarak varolan moral değerleri (empati, dayanışma, eşitlik, adalet, yardım etme, barış, vb.) koruyup geliştirme için çaba gösteriyoruz.
Ancak, tüm önerilerimize ve çabalarımıza karşın özellikle son 25 yıldır uygulana gelen politikaları mevcut iktidar da sürdürmekte ısrar etmektedir. Hükümetin uyguladığı bu politikalar, hekimlik mesleğinin moral değerlerini ve çalışma ortamını, sağlık ve ülke ortamını önemli ölçüde tahrip etmektedir.
“Herkes Düşlerinin Büyüklüğü Kadar Özgürdür!”
Düş ile gerçek arasında gidip gelen bir yaşamdır ancak insanları bir ömür boyu peşinden sürükleyip götüren. Yaşamın gerçek çağrısıdır bu!
Bu çağrı kimi zaman beyaz köpükleri yalçın kayalıklara vuran bir dalganın, kimi zaman pırıl pırıl bir altın kumsalı yalayan dingin bir denizin çağrısıdır.
Ve herkes düşlerinin büyüklüğü oranında bu çağrıya yanıt verir!
Bu çağrı;
Mesleğimizin olduğu kadar, insana ve bir topluma ait temel değerlerdeki tahribata karşı “NEREYE KADAR” çığlığıdır.
Bu çağrı;
Metalaşan dünyada, insanı önceleyen reflekslerin tükenmediğinin ilanıdır.
Bu çağrı;
Hekimlik/sağlık/ülke ortamındaki bu tahribatı durdurmak ve hayatı güzelleştirmek için “ARTIK YETER” kararlılığıdır.
Bu çağrı;
Bu söylenenlerin onurlu tüm hekimlerce paylaşılacağına inancın bir ifadesidir.
Bu yüzden çağrımız bütün hekimleredir.
Durursa kendi durur. Yürürse herkes yürür!
HAYDİ.
Düş ve gerçeğin kesiştiği bu çağrıya kulak verin!
Ne Bekliyoruz?
Ne yapacağımız belli.
İlk adım tek başına değil birlikte olmaktan geçiyor.
Yeterli mi?
Kesinlikle değil. Birlikteliğimizi ortak tutuma, ortak tutumuzu örgütlü mücadeleye dönüştürmemiz gerekiyor.
Yeterli mi?
Değil. Bu çabaların kararlı, ısrarlı ve iyi sağlık hizmeti vermek konusundaki niyetimizle birleştirmemiz gerekiyor.
“Bir taşı delen, suyun gücü değil, damlaların sürekliliğidir….”