TTB Kongresi oldu, geçti… Seçimleri de Etkin-Demokratik TTB Grubu kazandı.
Tamam, mevzuyu daha fazla uzatmanın anlamı yok da…
Şu “Ulusalcı”ların içine düştükleri durumu… İbret-i alem için bir kez daha yazmadan geçemeyeceğim.
• • •
TTB seçimleri üç grup arasında geçiyor, bir süredir.
Birincisi… Ağırlıklı olarak sol, sosyalist görüşlü hekimlerin oluşturduğu Etkin-Demokratik TTB Grubu (ED-TTB).
İkincisi… Şimdilerde Türkiye Hekim Platformu (THP) adını alan… Milliyetçi, mukaddesatçı, sağ zihniyet dünyasından hekimlerin grubu.
Üçüncüsü de…
Ankara’daki…
Tıpla ilgili kurdukları küçücük bir “Derneği”… “El çabukluğu marifet” kurnazlığıyla… Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumu muadili bir “Kurum” olarak yutturmaya çalışan…
Hekimlerle yüz yüze temas yürütecek yüzleri olmadığından… Bütün enerjilerini internet tezviratçılığına harcayan “sayın muhbir vatandaş”ları bir kenara koyarsak…
Esas olarak İzmir ve Antalya’da mukim Hekim Güçbirliği (HG).
• • •
İlk iki grubun seçimlere ayrı listelerle girmeleri işin doğası gereği de…
Sorun…
Kendi güçlerinden daha fazla bir etkinlik sağlamaya çalışan “Ulusalcılar”ın…
Stratejilerini bütünüyle Etkin-Demokratik TTB Grubu’nun kaybetmesi üzerine kurmaları…
Bunun için de… “Söz konusu TTB’yse gerisi teferruattır” ilkesi(zliği)yle her türlü ittifakı mübah görmeleri.
• • •
2002 seçimlerindeki listedaşları Recep Akdağ… Sonrasında AKP’den milletvekili ve Sağlık Bakanı olup…
2006’daki başkan adayları DSP eski milletvekili de… Amerikanperver çıkınca…
2008 seçimlerine mecburen ayrı listeyle girdiler ve daha uzun yıllar boyunca TTB yönetimini ele geçiremeyeceklerini gördüler.
Bu dönem seçim startı verildiğinde…
Önce…
Üç grubun seçime ortak listeyle girmesini… Bu mümkün olmazsa da… ED- TTB listesinde HG’ne kontenjan verilmesini isteyerek…
Akıllarınca, kendilerine manevra alanı açtılar.
Sonra da sadece on bir kişilik Merkez Konseyi’ne dört aday gösterdiler.
• • •
“Ulusalcılar” böyle eksik liste çıkarınca… Geri kalanını nasıl dolduracakları merak konusu oldu, doğal olarak.
Bazı arkadaşlar öyle iddia etseler de… Ben inanmadım THP’ye oy vereceklerine.
Sandıklar açılıp… “Ulusalcılar”ın, kendi listelerinden kalanı, ağırlıklı olarak, THP’nin adaylarıyla tamamladıklarını görünce de…
Şaşırmaktan çok öfkelendim.
• • •
Siz ağzınızı her açtığınızda…
Amerikan emperyalizminden, Büyük Ortadoğu Projesi’nden… BOP’un bir parçası olan Sağlıkta Dönüşüm Programı’yla Cumhuriyet’in bütün kamusal birikiminin ortadan kaldırıldığından…
Atatürk ilkelerinden… Cumhuriyet değerlerini ödünsüz savunmaktan…
Ergenekon davasıyla AKP muhaliflerinin susturulmak istendiğinden… “Yurtsever”lerin Silivri’ye kapatıldığından falan bahsedecek…
Etkin-Demokratik TTB Grubu’nu bu konularda yeterince tavır almamakla eleştireceksiniz…
Sonra da oy pusulasını alıp paravanın arkasına geçince…
Mevcut siyasi iktidarla aynı zihniyet dünyasından insanlara oy verecek, TTB yönetimine taşımaya çalışacaksınız.
İnsaf, yahu… El insaf!
Hiçbir şeyden utanmıyorsa…
Uğur Mumcu’dan, Turan Dursun’dan utanır insan.
On yedi yıl önce bugün Madımak’ta yakılanlardan utanır.
Dr. Behçet Aysan’dan utanır.
• • •
“Ulusalcı”lığın iyi bir şey olup olmaması bir yana…
Bu TTB’dekiler, kesin “Çakma Ulusalcı”…
Genetiği Değiştirilmiş “Ulusalcı”, bunlar.
BirGÜN Gazetesinden alınmıştır