Antalya Sağlık Hakkı Meclisi, İl Sağlık Müdürlüğü önünde
bir basın açıklaması yaparak “Herkese eşit-etkin-nitelikli ve parasız sağlık” için mücadelesini yükselterek sürdüreceğini açıkladı
Sağlık sistemi soygun sistemine dönüştü
Antalya Sağlık Hakkı Meclisi, İl Sağlık Müdürlüğü önünde bir basın açıklaması yaparak “Herkese eşit-etkin-nitelikli ve parasız sağlık” için mücadelesini yükselterek sürdüreceğini açıkladı.
Etkili yağan yağmura rağmen İl Sağlık Müdürlüğü önünde toplanan Antalya Sağlık Hakkı Meclisi üyeleri, sık sık “Sağlık Haktır Satılamaz” “Yaşasın onurlu mücadelemiz” “AKP Sağlığa Zararlıdır” sloganları attılar.
Meclis adına basın açıklamasını okuyan SES Antalya Şube Sekreteri Şükran İçöz, “Sağlıkta reform yapıyoruz diyerek herkes 1 Ocak 2012 tarihi itibariyle zorunlu olarak Genel Sağlık Sigortası kapsamına alındı. Bu sağlık kapsamının halkın sağlık hakkını nasıl yok ettiği artık çok daha net olarak görülüyor. Katılım payı, ilave ücret, reçete bedeli, yatak ücreti, eşdeğer ilaç farkı adı altında ücretler alınıyor. Üstelik bu ücretlerin miktarı her geçen gün artıyor.” dedi.
Antalya Sağlık Meclisi olarak; Başta GSS, 663 sayılı KHK ve KHB olmak üzere uygulanan sağlık politikalarından doğan ve doğabilecek mağduriyetler ve politikalara karşı yürütülecek sağlık hakkı mücadelesine ilişkin birlikte mücadele kararlılığında olduklarını ifade eden İçöz, AKP Hükümetine seslenerek 11 Mart’ta Türkiye Büyük Sağlık Hakkı Meclisi’nde aldığımız kararları en iyi şekilde hayata geçirmek için ne gerekiyorsa yapacağız.” şeklinde konuştu.
Açıklamaya çok sayıda meslek odası, sendika, dernek ve parti temsilcisi de katıldı. DİSK Akdeniz Bölge Başkanı Matoş Gonca, Dev Turizm-İş Genel Başkanı Mustafa Yahyaoğlu, KESK Dönem Sözcüsü Nurettin Sönmez, TMMOB İKK Sözcüsü Vahap Tuncer, Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Nefi Kara, Veteriner Hekimler Odası Başkanı Muammer Saygılı, ÇHD Şube Başkanı Nusret Gürgüz, 78’liiler Girişimi Kadir Zeybek ve ÖDP İl Başkanı Zeynel Ergen açıklama sonrası birer konuşma yaptılar
SAĞLIK DÜZENİ SOYGUN SİSTEMİNE DÖNÜŞTÜ
11 Mart 2012 tarihinde Ankara’da 38 İl Sağlık Hakkı Meclisi ve çok sayıda meslek örgütü, sendika, siyasi parti, hasta hakkı derneği temsilcisinin katılımıyla gerçekleştirdiğimiz Türkiye Büyük Sağlık Hakkı Meclisi’nde (TBSHM) aldığımız karar gereği bugün tüm ülkede olduğu gibi Antalya Sağlık Hakkı Meclis’leri olarak alanlardayız.
Değerli Basın Emekçileri,
Bugün 14 Mart. “14 Mart bizler için uzun bir süredir bayram havasından çok uzak ve maalesef bir 14 Martı daha bayram olarak kutlayamıyoruz. Çünkü IMF, DB gibi emperyalist kuruluşların dikte ettirdiği ve AKP tarafından kararlılıkla uygulanan Sağlıkta Dönüşüm Programı ile sağlığın ulaşılabilir, ücretsiz ve temel bir insan hakkı olma özelliği yok edilmiş, çalışanların ise bugünü ve geleceği karartılmıştır
Bu sistem’de yoksulların ve düşük gelir gruplarının sağlık hizmetlerine erişimi gittikçe zorlaşmaktadır. AKP hükümetinin, “SAĞLIKTA DÖNÜŞÜM” diye süslü laflarla Türkiye’ye yutturmaya çalıştığı sistemde reklam/masal dönemi bitmiştir. Şimdi asıl film oynamaya başlamıştır. Sağlık sistemi daha fazla piyasalaştırılıyor, ticarileştiriliyor, alınıp-satılan mal haline getiriliyor. Başbakanın dediği gibi, “ne kadar para o kadar köfte” dönemi, yani paran kadar sağlık dönemi başlamıştır.
Sağlık Reformu yapıyoruz… Herkesin sağlık sigortası olacak… Hastalandığında istediği hastaneye gidecek, istediği hizmeti alacak…Eskisinden fazla, ek hiçbir para ödemesi de gerekmeyecek.” demişlerdi. Söyledikleri bu yalanlar bugün için bir bir ve daha net olarak açığa çıktı. Katılım payı, ilave ücret, reçete bedeli, yatak ücreti, eşdeğer ilaç farkı adı altında ücretler alınıyor. Üstelik bu ücretlerin miktarı her geçen gün artıyor.
Antalya Sağlık Meclisi olarak; Başta GSS, 663 sayılı KHK ve KHB olmak üzere uygulanan sağlık politikalarından doğan ve doğabilecek mağduriyetler ve politikalara karşı yürütülecek sağlık hakkı mücadelesine ilişkin birlikte mücadele kararlılığındayız.
1- Katkı-katılım paylarını,
2- GSS primini ödeyemeyen hastaların hastane kapılarından geri çevrilmesini,
3- Özel hastanelerde “ilave ücret” adı altında alınan bıçak parasını,
4- Vicdanın, ahlâkın, insanlığın sıfır noktası “istisnai sağlık hizmetleri”ni,
5- “Yeşil alan uygulaması” adı altında acil servislerin bile paralı hale getirilmesini,
6- Sağlık Bakanlığı’nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında 663 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Sağlık Bakanlığı’nın sağlık hizmeti sunumundan çekilerek sağlık holdinge dönüşmesini,
7- Devlet hastanelerini şirket hastanelerine dönüştüren kamu hastane birliklerini,
8- Kamu-özel ortaklığı adı altında riski devletin alıp kârı yerli/yabancı tekellerin/konsorsiyumların toplayacağı, katrilyonlarca liralık soygunu,
9- Kamu sağlık bütçesinin özel hastanelere peşkeş çekilmesini,
10- Sağlık hizmetlerinin meta haline getirilmesini, sağlık alanının piyasanın vahşi koşullarına terk edilmesini, sağlıkta özelleştirmeyi
REDDEDİYORUZ.
1- Sağlık, bütün insanların doğuştan kazandığı temel bir haktır.
2- Sağlık hizmetleri herkes için eşit, ulaşılabilir, nitelikli ve parasız olmalıdır.
3- Bütün sağlık harcamaları, başkaca hiçbir katkı-katılım payı, ilave ücret, sağlık primi koşulu olmadan genel vergilerden karşılanmalıdır.
4- Odağında kâr değil toplumsal yarar, piyasa değil insan olan kamu sağlık hizmetleri devletin vazgeçilmez ve zorunlu görevidir.
5- Sağlık örgütlenmesinin her düzeyleri toplum katılımına açık olmalıdır.
6- Bedensel, ruhsal ve sosyal bir iyilik hali olan sağlığın korunup geliştirilebilmesi için koruyucu sağlık hizmetlerine öncelik verilmelidir.
7- Sağlık için ayrılan bütün kamusal kaynaklar kamu sağlık sistemi için kullanılmalıdır.
8- Sağlıkta taşeron çalışma yasaklanmalıdır.
9- Bütün sağlık emekçileri güvenceli istihdam, insanca yaşayabilecekleri ve emekliliğe yansıyan güvenceli ücret ve grevli, toplu sözleşmeli sendikal haklara kavuşturulmalıdır.
10- Sağlık çalışanlarının mesleki bağımsızlıklarını yok eden her türlü idari-mali kısıtlamalara son verilmeli; kamuda performansa dayalı döner sermaye, özelde ciro baskısı gibi sağlık mesleklerinin insani doğasına aykırı olan uygulamalardan vazgeçilmelidir.
Buradan AKP hükümetine sesleniyoruz;
11 Mart’ta TBSHM’nin aldığı kararları en iyi şekilde hayata geçirmek için ne gerekiyorsa yapacağız. Sadece son 1 yıldaki; 27 Şubat- 13 Mart- 19,20 Nisan, 21 Aralık eylemlerimize size pratiğimizin ne olacağını göstermeye yetecektir. Bundan sonrada SAĞLIK HAKKI mücadelemizi büyük bir kararlılıkla sürdüreceğiz. 14.03.2012
SAĞLIK HAKTIR… SAĞLIK HAKTIR ……SAĞLIK HAKTIR
ANTALYA SAĞLIK HAKKI MECLİSİ
Adına
Şükran İçöz
SES Antalya Şube Sekreteri